3 Ekim 2013 Perşembe

Ahlat (Yaban Armudu)

            Yöresel isimleri ; korgun (dağ eriği) , çördük , çakal armudu benzeri değişiklikler göstermekle beraber ; sıkça ahlat olarak bilinmekte olan yaban armudu, familya olarak gülgillerden gelir. Bir başka akrabası olan normal armutlara nispeten çok daha Ufak boyutlarda ve çoğunlukla sarıya yakın renklerde olan ahlatın yetiştiği ağaç da bir çok armut cinsinin ağaçlarına nispeten daha Ufak ve bunun yanı sıra sık dikenli bir yapıya sahiptir.

          Ahlat ağacı gelinliğini giydiğinde ; ucu hafif pembeye çalan, bembeyaz çiçeklerle bezenir. Meyveleri ; eylül, ekim, kasım, kimi bölgelerde aralık ayına dek uzanan bir süreçte büyür. Zamanı gelmeden evvel koparılmaya hiç mi hiç uygun olmayan ahlat, Büyümeden yendiğinde ağızda eşsiz acı, buruşuk bir tat bırakır.

         Ahlat, Anadolu’daki bitkisel tedavi kaynakları içinde değerli bir yere sahiptir. Bitki türü olarak başta karasal iklim bölgelerini sevmesine karşın ; ahlat ağacı Anadolu’nun öz be öz çocuğu olduğunu bu toprakların her yerinde boy vererek ortaya koymuştur. Yalnızca Karadeniz Bölgesi’nde, bol yağıştan dolayı farklı kesimlere kıyasla daha az rastlanabilir. Çoğu defa, çıplak kalmış dağların altında uzanan tarlaların ortasında tek başına rastlanabilecek olan ahlat ; Anadolu’nun yalnız çocuğu gibidir aslında.

         Anadolu’nun köklü şifacılık geçmişinde değerli bir yere haiz olan ahlat, buralarda yer etmiş şifalı bitkiler ile olan iyileşme teknikleri amacıyla de vazgeçilmez niteliktedir. Ahlatın yararları toplum içinde sıkça bilinmektedir. Bunların İçerisinden ilk özellikle akla gelenler olarak ;
• İshale karşı tesirli olması,
• Hayvan sokması sonucunda zehirlenmelerde filizlerinin yararlı olması,
• Demir minerali bakımından zengin olması,
• Artrit, gut, romatizmaya faydalı gelmesi,
• Dengeli bir rejim amacıyla gayet ideal olması,
• Kalp ve damar basınçlarının dengelenmesindeki etkisi,
• Sinir ile boşaltım sistemleri bakımından yararlı olması,
• Kemik erimesi ve bir takım kanser çeşitlerinin iyileşmesinde tesirli olması sayılabilir.

         Şifa tekniklerinin yanı sıra, ahlatın Anadolu’daki önemini idrak edebilmek bakımından Bitlis’in bir ilçesine ismini verdiğini de hatırlamamız yerinde olacaktır. İsmine şiirler yazılan bu Anadolu meyvesinin bir zamanlar bu topraklarda yaşayan insanların hayatının vazgeçilmez bir bölümü olduğunu anlamamız hiç de zor değildir aslında.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder